Yabani kereviz olarak bilinen bu ot, havuç, rezene, dereotu ve maydnozgiller ailesindendir. Başta Kuzey Amerika olmak üzere Asya ve Avrupa Steplerinde yetişen bu otun dokuz ayrı çeşidi vardır. Asya, Avrupa ve Amerika kökenli Melekotu farklı özelliklere sahip olduğundan farklı hastalıklara karşı yardımcı tedavi ürünü olarak kullanılmaktadır. Temelde gaz giderici olarak kullanılan bu ot, ilk kez 12. Yüzyılda İskandinavya da kullanılmaya başlanmıştır. 16. Yüzyılda İngiltere de kökü ve tohumları alkollü içkilerin tatlandırılmasında kullanılmıştır. Ayrıca kök ve tohumlarından elde edilen öz parfüm sanayinde, yapraklar ve sapı gıda sektöründe kullanılmıştır. Aynı dönemde Asya da başta ciltten yağ gidermek için olmak üzere cilt hastalıkları tedavisinde kullanılmıştır. Ekildikten sonra 3-4 ay içinde hasat edilir. İlk yılın sonunda kökü çıkarılıp yıkanır, kurutulur ve aroma kaybı olmaması için kapalı kaplarda saklanır. Aynı şekilde sap ve tohumlar da saklanır. Havuç gibi kök bitkisi olan melek otunun boyu bir metreye kadar uzayabilir. Yaprakları büyük ve geniştir. Sapı uzun, kökü mor renklidir ve bitki iki senede bir çiçek açar.
MELEK OTUNUN FAYDALARI VE KULLANILDIĞI YERLER
Başta gaz giderici olmak üzere, soğuk algınlığı, mide krampları, menapoz ağrıları, bronşların açılmasını sağlamak ve temizlemek, hazımsızlık, uyku düzensizliklerini gidermek, iştah açmak, idrar söktürmek, kan dolaşımını hızlandırarak yüksek tansiyon düşürmede kullanılır. Özellikle Çin melek otu jinekologlar tarafından kadınların adet dönemi sancıları ve dönemin düzenlenmesi için tercih ettikleri bir ottur. Genellik ile kapsül şeklinde ağız yolu ile tüketilir. Yağ olarak içilmesi ve cilt hastalıklarının tedavisinde kullanılması da mümkündür.
Bir dönem Anadolu da gebeliğe son vermek üzere kullanılmıştır. Bu nedenle hamile kadınların bu otu kullanmaması gerekir. Güneşe karşı hassas cilt de sahip olanlar, kalp krizi geçirmiş olanlar, Ateroskleroz geçirmiş olanlara Melekotu kullanması tavsiye edilmez. Çayı veya kurutulmuş kapsüller günlük 3-6 gram arası tüketilmektedir. Yaşa bağlı olarak bu doz bir uzmana ve hekime danışarak arttırılabilir.